GEÇEN gün Antep’teydim.

Bir reklam afişi çarptı gözüme:

“Gaziantep–Ankara arasında, saatte 300 km’yi aşan hızlarda yolculuk yapabilirsiniz. Hem daha hızlı, hem daha konforlu. Üstelik şehir merkezinde inip zaman da kazanırsınız.”

Okudum.

İçim burkuldu.

Kıskandım.

“Bizde neden yok?”, diye söylendim.

Sonra da geçtiğimiz dönemlerde bu yatırımlar dağıtılırken hakkını alamayan memleketin yöneticilerini içimden bir güzel andım:

“Yaş ömrü tükenmeyesiceler…”

Ben aslında bu Maraş–Antep kıyaslamalarından hiç hazzetmem de…

Ama bu başkaydı.

Bu, bildiğin acıydı.

Biliyor musunuz?

Kahramanmaraş’a ilk tren yolu 1932’de gelmiş.

Fevzipaşa–Kurtalan hattının bir kolu olarak.

1948’de Maraş Garı açılmış.

Kör topalda olsa, aktarmalı da olsa..

Ama sonra ne olmuş?

1998’de kapanmış.

Ama bir Allah’ın kulu Maraşı’da itiraz etmemiş.

Yani Maraş’ın trenle olan bağı, birkaç nostaljik anı dışında artık yok.

TİMUR BİLE YOLUNU DEĞİŞTİRMİŞ!

OYSA aynı dönemlerde, Sultan 2. Abdülhamid zamanında, Alman mühendisler Nurdağı yaylalarına yerleşip, demiryolu projelerini hayata geçirmişler.

Fevzipaşa’dan Türkoğlu’na, oradan Pazarcık’a hat uzanmış.

Ama merkeze girememiş bir türlü.

Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye’nin yüksek hızlı tren ağı Gaziantep’e kadar dayanmış.

Adana’ya, Mersin’e, Erzincan’a, hatta İzmir’e kadar uzanıyor.

Bu yazıyı kaleme alırken öğrendim. Bir yeni YHT hattı daha varmış:

Ankara–Yozgat hattı.

Hem de… Yozgat!

Bilen bilir:

3 bin yıldır savaş görmemiş.

Moğol geçmemiş,

Haçlı uğramamış,

Timur bile yolunu değiştirmiş, Yozgat’a girmemek için.

O kadar ki…

Kızılırmak bile etrafından dolanıyor.

EVRENİN EN GÜVENLİ YERİYMİŞ!

SİZ seyredin, işte bu Yozgat’a bile YHT hattı koymuşlar.

Madem bu kadar dokunulmaz bu kent, o zaman bir nükleer savaş falan çıkarsa ben oraya kaçacağım.

“Yozgat, cidden evrenin en güvenli yeri olabilir.”

Ne olursa olsun… Ama Yozgat’a YHT gidiyor.

Biz ise…

6500 beygir gücündeki HT65 000 trenine sadece bakıyoruz.

Maraş’ın demiryolu serüveni, 1932’de başlamış…

Ama 1998’de son bulmuş.

Yani?

Yanisi şu; Bizim kara yazgımız, kara vicdanlılar tarafından aslında tren kaçarken yazılmış.

O ZAMAN GÜNÜN ANLAM VE ÖNEMİNE BİNAEN GELSİN TÜRKÜMÜZ

Her zaman ızdırap verdin

Beni bir gün güldürmedin

Merhametin yok mu senin?

Kara vicdanlı, kara vicdanlı

Kara vicdanlı sevgilim benim

Merhametin yok mu senin?

Kara vicdanlı, kara vicdanlı

YATACAK YERİ YOK

KSÜ REKTÖR YARDIMCISININ

ÖĞRENCİLERİNİN istikbâli yerine her türlü Ali-Cengiz oyunları ile oğlunu, kızını ve eşini üniversite kadrosuna dahil ederek KSÜ'yü, kendi aile çiftliğe çeviren rektör yardımcısı, Nepotizm Kralı Prof. Dr. İ.E.A. 'nın...

YATACAK YERİ ÇOK

FIRAT GÖRGEL’İN

YAPTIĞI bir çok icraatında önce ARGE çalışmalarıyle halkın isteği doğrultusunda hizmetler getiren ve açtığı fuar ile Kahramanmaraşlıya nostalji sunan Büyükşehir Belediye Başkanı Av. Fırat Görgel'in...