Kahramanmaraş Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Kemal Karaküçük’ü uzun zamandır takip ediyorum...
Zaman zaman eleştiriyorum... Sağ olsunlar kırılmıyorlar... Tam tersini yapma erdemini gösterip, bizleri mahcup ediyorlar...
Karaküçük’ün mükemmel işlere imza attığını gördükçe;
Seviniyorum...
Yarınlar adına mutlu oluyorum,
Geleceğimizi kendilerinden daha çok düşünenler olduğunu düşünüyor, “İşte budur” diyorum...
Takdir ediyorum,
“Helal olsun” deme gereği hissediyorum,
Alkışlıyorum...
Neden yapıyorum bunu?
Kahramanmaraş, Kahramanmaraşlılar için.
***
Göreve geldiği andan itibaren “denge adamı” olmayı ilke edinen, herkesi aynı muhabbetle kucaklayan, kimseyi kimseden ayırmamaya çabalar gösteren Kemal Karaküçük gibi isimlere şiddetle ihtiyacımız var...
“Ortak paydamız” bu güzel kent ve bu güzel kentin güzel insanların geleceğinin müreffeh olması ise;
Silkinmeliyiz,
Kendimize gelmeliyiz,
“Zaman bu zamandır” demeyi bilmeli ve başarmalıyız,
Gerçeklerle yüzleşmeliyiz,
Kısır çekişmeleri bir kenara bırakmalıyız,
“Kim adam, kim dam” ayrıştırmalarını her zamankinden daha iyi yapmalıyız...
Şu karmaşık döngüde bunları yapmak şart oldu bizler için.
***
Söylemlerin içi dolu olmalı,
İnandırıcılık olmalı,
“Duruş” zengin olmalı,
Samimi olmalı,
Sahi olmalı,
Sıhhi olmalı,
Objektif davranmalı,
Dürüst olmalı,
Siyaset yapmamalı,
Politik olmamalı,
En önemlisi, “net” olmalı.
***
Bu özellikler fazlasıyla var Karaküçük’te...
Tüm bu varlar arasındaki insanı VAR etmek bize düşer...
Zor mudur bunu yapmak?
Değildir.
Olmayacak bi şey midir?
Değildir.
O zaman “dingil” olmayı bir kenara bırakmalı, “Deli Dumrul” gibi hareket etmeliyiz...
***
Hazırsanız SES verin...
Firesiz ayağa kalkalım.