Bankavizyon,

Parkvizyon,

Parkevizyon,

Kenarvizyon,

Uçvizyon,

Uçurvizyon,

Kelekvizyon,

Kelepirvizyon,

Bak ama görmevizyon,

Durvizyon,

Yürüvizyon,

Koşvizyon,

Yazıturavizyon,

Sekvizyon,

Sinekvizyon,

Sinevizyon,

Altvizyon,

Üstvizyon,

Tabanvizyon,

Tavanvizyon,

Topla harcavizyon,

Toplayamazsan kaçvizyon.

***

Hepsini duydum... Amaçlarının ne olduğunu “az buçuk” bilirim...

Bir tek faturavizyonu duymadım...

Cahilliğime yorun, eşekliğime sayın...

Vizyon unvanı ile taçlandırılmış kişilerin ufku geniş, üstün becerikli olduğu tartışma götürmez!!!!

Hangisini öne çekseniz geride kalanın ağrına gider...

Küser,

Gocunur,

Boynunu büker, “hakkım yendi” der.

***

Muhataplar, cahil beynime “celal” indirir de faturavizyonun ne mana taşıdığını, ya da ne işe yaradığını söyler ise, eşeklik mertebesinden koçluk mertebesine terfi edebilirim.

***

Kahramanmaraşspor iyi gidiyor...

Allah daha iyi etsin.

Kıskananlar çatlasın.

Kahramanmaraşspor’un Türkiye 1. Ligi görmüş bir takım olduğunu hatırlamayanlar olabilir... Onlara şunu söylemem mümkün: “Kırmızı- Beyazlı ekip ‘canlar yakan’ konumuyla ligden düşmeyi değil, üst sıralarda olmayı hak etmiştir... Tüm takımların konuştuğu, ‘keşke bizde olsa’ diye iç geçirdiği Şifo Mehmet vardı... Mükemmel kadro vardı... Temlik nedir bilmeyen yöneticiler vardı... Yağmur, çamur, kar, buz, ayaz bilmeyen fedakâr, cefakâr taraftar vardı... Birlik vardı, bütünlük vardı, sevgi vardı, saygı vardı, sadakat vardı, saflık vardı, duruluk vardı, inanç vardı, itikat vardı, güven vardı, güvenilecek canlar vardı, harçlığını takımı için harcayıp evine aç giden aslan parçaları vardı.

***

Neler yoktu?

Kısır çekişmeler yoktu,

Sen - ben kavgaları yoktu,

Bir verip, bin isteyen göz açıklar yoktu,

Temizliği “temlik” bilen, bildiğini Kahramanmaraşlı sporseverlere yutturmaya çalışan soytarı kılıklılar yoktu,

Bedava geçinenler yoktu.

***

Varları gördük, yokları duyduk, yokluklarla tanıştık... Yoksulluklar içinde şampiyon olan Kahramanmaraşspor avuçlarımız kızarırcasına alkışladık.

Gururlandık, hindi gibi kabardık.

Sülo’nun sözü, kelamın özü;

Hepsine eyvallah;

Faturavizyon’u çözemedim billâh.