MALUMUNUZ geçtiğimiz hafta sonu Ak Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hayrettin Güngör, seçildiği takdirde Kahramanmaraş’a yapacağı projelerini açıkladı.

Konu başlıklarına baktığımızda, “hamaseti seven seçmen”in hoşuna gidebilecek ve “ilk kez duydum” denilebilecek, ekstrem bir proje yok.

Fısıltı yazarı Ali Keklik köşesinde, “Hayrettin Erkoç” başlıklı bir yazı kaleme almış. Diyor ki Ali, “Öyle uçuk kaçık işler peşinde koşmuyor, ayağını yorganına göre uzatıp risk almayı sevmiyor, Erkoç’un projelerini devam ettiriyor.”

Aslında toplum olarak hamaseti seven bir milletiz…

Sokakta, çayhanede, kıyıda köşede politikacı esnafını kıyasıya eleştiririz ama dönüp bir aynaya bakma ihtiyacı hissetmeyiz, “biz ne üretiyoruz” diye…

Belediye Başkan adayları vaatleri içine uçuk kaçık projeler koyarsa “Atma Recep din kardeşiyiz” deriz, ayağı yere basan makul projeler açıklarsa da “Dağ fare doğurdu, hiçbir şey de yokmuş yapacağı” deriz.

Ancak toplum içinde genel kabul gören ve alkış alan daha çok uçuk kaçık, hatta biraz daha ileri gidelim, “gerçekleşmesi hayal olan proje” vaatleridir.

Denizi olmayan kente deniz getirmek…

Hayal bile olsa bir kesimin asıl istediği vaat budur.

Vesselam realist ve ayağı yere basan projelerin alkış gördüğü bir seçmen kitlesi yok maalesef ki…

Sosyal medyaya bakıyorum, muhalefet edenler sadece bardağın yarım olan kısmına bakıyorlar.

Oysa…

Oysa makul, mantıklı ve optimist düşünürsek, Hayrettin Güngör’ün açıkladığı projeler, son derece ayağı yere basan ve olabilirliliği yüksek olan projelerdir.

Ülkenin bu ekonomik durumunda değil Güngör, Binali Yıldırım’ı bile getirsen Kahramanmaraş’a deniz getiremez.

ERKOÇ’A VEFA GÖSTERDİ

MEVCUT Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, ciddi anlamda büyük projelere imza attı. Projelerin bir kısmını bitirdi, kalanını bitirmeyi de Güngör vaatediyor.

Güngör, çok aklıbaşında bir projeler silsilesi hazırlamış.

Olmayacak hayali vaatlerde bulunmamış.

Kendine, “sürdürülebilir kalkınma hedefleri” koymuş…

Yüksünmemiş, kompleks yapmamış, vefasızlık etmemiş, Erkoç’un hakkını da teslim etmiş…

Tek dezavantajı, teşkilatın kendisini bir kısır döngü içerisinde çevirip durmasıdır. (bu konuya ayrıca değineceğiz)

SON SÖZ: Eğer Güngör açıkladığı bu projelerin dışında çok çok fazla şeyler vaatetseydi, ben işte o zaman ciddiye almazdım.

Dağ, fare doğurmadı, aksine makul, mantıklı, ayağı yere basan projeler.

Yapılabilecekler bunlardır, kendisini tebrik ederim…