DOĞU Akdeniz’in gözde kentlerinden Kahramanmaraş’ı bilir misiniz?

Bursa ve Denizli ile beraber tekstilde krallığını ilan eden bir sanayi kentidir. Doğası ve iklimi adeta bir cennettir bu kentin…

Üç tarafı baraj gölleriyle çevrili bu kentte her türlü imkân olmasına rağmen yeterince değerlendirilemiyor.

Doğası, suyu ve iklimiyle övünülen Kahramanmaraş’ta göz göre göre her gün cinayet işleniyor ama bütün yetkili olması gerekenlerin hepsinde de bir “ölüm sessizliği” ya da “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” mantığıyla ağababalara ses çıkartamıyorlar!

Sevgili Dostlar, Kahramanmaraş’ın doğa harikalarından birisi olan Sır Barajı bitip tükeniyor ama bu kentin başta Çevre Müdürlüğü olmak üzere Tarım ve Sağlık Müdürlükleri ya da başka makamların hiç birisinin “gık”ı dahi çıkmıyor, barajın can çekişmesini büyük bir sorumsuzlukla izliyorlar!

Sanayi şehri diye övünülen Kahramanmaraş'ın şu anda en önemli konularından birisi, fabrikaların atıkları, yani zehirleridir. Filtre kurmayan fabrikaların bütün kimyasal atıkları şu anda Sır Barajını zehirlemeye devam ediyor.

Balıklar zehirleniyor, ölen balıklar suyun yüzünde geziyor. Dahası (fotoğraf ve çekimlerle belgeli) fabrikalardan baraj gölüne doğru minik dereciklerde akan bu zehirli ve simsiyah o suları, büyük ve küçükbaş hayvanlar içiyor ve bizlerde o hayvanların etinden, sütünden faydalanıp hızla kanserleşmeye doğru emin adımlarla yol alıyoruz.

Bu müdürlüklerden hiç birisi de çıkıp, “şunu şunu yapıyoruz” demesin zira yapılanların hepsi de rutinden öteye gitmiyor, gidemiyor. Belli ki hiç kimse sorumsuz ve bencil ağababalarına ses çıkartamıyor, korkuyor.

KORKUDAN BAŞINI KUMA GÖMENLER!

BU kentte sağlığımızla ilgili olan kuruluşlar kimden korkup da gerekli işlemleri yapmıyor, bu kentin insanına açıklamalıdır!

Bu fabrikalara dokunulursa o fabrikaların sahibi ağababaları bunları politikacılara mı şikâyet ederler? Bundan mı korkuyorlar?

Sevgili dostlar başta da belirttiğimiz gibi Kahramanmaraş’ta göz göre göre bir cinayet işleniyor ama ağababalardan korkan bürokrat, Allah’tan korkmuyor!

Çevre Müdürlüğü neredesiniz?

Sağlık Müdürlüğü işiniz sadece hastane işletmeciliği mi?

Tarım Müdürlüğü sizin işinizde sadece lüks kataloglar bastırmak mı?

Kimlerden korkuyorsunuz bunu açıklayın kamuoyuna!

Ey milletvekilleri!

Ey siyasi partilerin il başkanları!

Lütfen bu konuyu önemseyiniz! Muhalefet partilerinin başkanları medyayı bu zehirli bölgelere götürerek basın toplantıları düzenleyin.

Üç tane sorumsuz fabrika sahibinin oyunu belki kaybedersiniz ama binlerce insanın oyunu alacağınızdan kuşkunuz olmasın!

Kahramanmaraş’ta yaşanan bu çevre cinayetine biz sessiz kalmayacağız. En azından bu yazıyı bir kalıp halinde sık sık bu köşede yayınlayarak birilerine Allah korkusunu hatırlatacağız ve göreve davet edeceğiz.

Ey Kahramanmaraşlılar!

Sizlerde bu cinayete sessiz kalmayın. Tepkinizi en azından sürekli bu konuyu konuşarak gösterin. Bu problem yalnızca kurumların değil, tüm Kahramanmaraşlının ortak meselesidir. Bu sebeple eğer gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak istiyorsak, kanser olmak istemiyorsak, her şeyden önce tabiatı korumalı ve tahribatını önlemeye gayret sarf etmeliyiz. Kısacası daha yeşil ve güze, baraj gölleri zehirlenmemiş bir Kahramanmaraş için el birliği ile çevremize ve dolayısı ile de geleceğimize sahip çıkalım.